NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
عُثْمَانُ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ
حَدَّثَنَا
يَزِيدُ بْنُ
هَارُونَ
أَخْبَرَنَا
إِبْرَاهِيمُ
بْنُ سَعْدٍ
عَنْ مُحَمَّدِ
بْنِ
عِكْرِمَةَ
بْنِ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
بْنِ
الْحَارِثِ
بْنِ هِشَامٍ
عَنْ
مُحَمَّدِ
بْنِ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
بْنِ أَبِي
لَبِيبَةَ
عَنْ سَعِيدِ
بْنِ الْمُسَيَّبِ
عَنْ سَعْدٍ
قَالَ كُنَّا
نُكْرِي الْأَرْضَ
بِمَا عَلَى
السَّوَاقِي
مِنْ الزَّرْعِ
وَمَا سَعِدَ
بِالْمَاءِ
مِنْهَا فَنَهَانَا
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
عَنْ ذَلِكَ
وَأَمَرَنَا
أَنْ نُكْرِيَهَا
بِذَهَبٍ
أَوْ فِضَّةٍ
Saîd b. el-Müseyyeb,
Sa'd (b. Ebî Vakkâs)'dan, şöyle dediğini rivayet etmiştir:
Biz araziyi, ark
kenarlarındaki ve onlardaki su ile sulanan ekin karşılığında kiraya verirdik.
Rasûlullah (s.a.v.) bunu nehyetti ve tarlayı altın ve gümüş karşılığında kiralamamızı
emretti.
İzah:
Nesâî, eymân
Hadisin NesâTdeki
rivayeti şu şekildedir: "Rasûlullah (s.a.v.) zamanında tarla sahipleri
tarlalarını ark kenarından çıkacak mahsul karşılığında kiraya veriyorlardı.
Anlaşmazlığa düştüler ve Hz. Nebi'e geldiler, o da bu şekilde kiraya
vermelerini men etti ve: Altın veya gümüş karşılığında kiraya veriniz,
buyurdu."
Hadis açıkça,
tarlaların belirli bir bölümünden çıkacak mahsul karşılığı araziyi kiraya
vermenin caiz olmadığını göstermektedir. Çünkü bu bölümden veya arazinin geri
kalan kısmından hiçbir şeyin çıkmaması mümkündür. Bu babın ilk hadisi
şerhedilirken belirtildiği gibi, bu yolla yapılan kiralama veya ortaklıkların
caiz olmadığında tüm âlimler görüş birliği içerisindedirler. Hadisin son
bölümünde de, altın ve gümüş yani para karşılığında araziyi kiralamanın caiz
olduğu bildirilmektedir. Âlimlerin büyük çoğunluğunun içtihadı da bu
istikamettedir.